Genel Başkandan Mesaj
Değerli yol arkadaşlarımız,
Her çocuk, dünyaya gönderilmiş bir iyilik mektubudur.
Biz o mektubun kaybolmaması, yıpranmaması, kararmaması için yola çıktık.
Tulu Çocuk Vakfı'nın doğuşu, bir ihtiyaçtan değil;
bir sorumluluk duygusundan, bir emanet bilincinden, bir gelecek tasavvurundan beslendi.
Çünkü biz, çocuklara dokunan her iyiliğin yıllar sonra insanlığın kaderine dokunduğunu gördük.
Çocukların yalnızca bugününü değil;
yarınlarını, hayallerini, içlerindeki cevheri ve yürüdükleri yolu korumayı kendimize vazife bildik.
Bizim için çocuklar, korunması gereken değil;
büyütülmesi, incitilmeden desteklenmesi, güvenle doğrultulması gereken birer fidan.
Vakıf çalışmalarımızda her adımda şu ilkeye tutunduk:
Bir çocuğun elinden tutmak, bir toplumun ufkunu genişletmektir.
Bu yüzden sadece yardım eden değil;
inşa eden, güçlendiren, iyileştiren, özgüven kazandıran bir yaklaşım benimsedik.
Bugün;
ilme kapı aralayan, duygusal dayanıklılığı destekleyen, aile bağlarını güçlendiren,
sanatı, kültürü ve değerleri çocukların dünyasına taşıyan programlarla yürümeye devam ediyoruz.
Çünkü biliyoruz ki çocuk yalnız değildir;
aileyle, toplumla, mahalleyle, öğretmeniyle, çevresiyle gelişir.
Biz bu halkayı sağlamlaştırmak, çocukların etrafında güven veren bir çevre örmek için varız.
Yetimlere, öksüzlere, engellilere, fırsat eşitsizliği yaşayan tüm çocuklara ulaşma çabamız,
bizim için bir merhamet görevi değil;
adaletin gereğidir.
Tulu Çocuk Vakfı'nı diğerlerinden ayıran şey;
sadece bir kurum olarak değil,
bir iyilik hareketi, bir kalp birlikteliği, bir medeniyet mirası taşıyıcısı olarak çalışmasıdır.
Bizim umudumuz büyük, yürüyüşümüz sabırlı, gayretimiz daimdir.
Ve yürekten inanıyoruz:
Bir çocuğun içindeki ışık sönmezse,
insanlığın karanlığı da uzun sürmez.
Bu kutlu yolculukta yanımızda duran, desteğini esirgemeyen, iyiliğe omuz veren tüm gönüllülerimize teşekkür ederim.
Birlikte, çocukların gözlerindeki umudu çoğaltacağımıza inanıyorum.
Sevgi ve saygılarımla,
Tulu Çocuk Vakfı
Genel Başkanı